11 Haziran 2021 Cuma


 

Pergamon Zeus Sunağı

Pergamon Zeus Sunağı C. Humann tarafından 1871 de bulunmuş , önemli bölümleri kazılarla ortaya çıkarılmış ve 1886’da Berlin’e götürülmüştür. Sunak dışa çıkık iki kanatlı kütlevi bir podyum üzerine yerleştirilen anıtsal bir platformdan oluşmaktadır. İki kanat arasına yerleştirilen büyük bir merdiven de kapalı bir avluya açılmıştır.

Asıl kurbanların kesildiği altar da bu kapalı avlunun içinde yer alırdı. Podyumun dış kısmı Gigantomakhia Frizi ile bezenmişti. Sunaklı avlunun iç kısmında ise Attalos hanedanının mitolojik kurucusu Telephos’un hayatını anlatan daha küçük bir friz yer almaktadır. Ayrıca sütunların üzerindeki çatıda triton , grifon , aslan ve at gibi küçük figürler yer almaktadır. Bu akroterler yerleştirildiği halde aslında eser tümüyle bitmiş değildir. Üst sütunlu kısmın ve Telephos frizinin bazı bölümleri bitirilmemiştir. Adak yazıtının küçük parçaları sunağın adandığı tanrının ismini belirtmezler. Sunak Zeus’a veya Zeus ile Athena’ ya adanmıştır.

Döneminin en etkileyici heykel traşlık projelerinden biri olan Zeus Sunağından antik edebiyatta kesin olarak tek bir yerde bahsedilmiştir. Bu da dünyanın harikaları üzerine yazan L.Ampelius adlı birisine ait geçen Roma devri metinde geçen kısa bölümdür. Sunak II. Eumenes’in hükümdarlığının ( 197-159 ) başlarına , Attalosların egemenliğini kesin olarak sağlayan Apameia Barışı ‘ndan sonraya ( M.Ö. 188 ) tarihlenir. Projenin ne kadar zaman aldığını ve neden bazı bölümlerinin bitirilmediğini bilmemekteyiz.



Gigantomakhia Frizi

Tanrıların devlerle ( Gigantlar ) savaşı erken Yunan sanatında çok sevilen bir konu olmuştur. Devler Kronous’un iğdiş ettiği Uranos’un yanlışlıkla Gaia’yı döllemesinden doğan oğullarıdır. Bunlar tanrının egemenliğini yok etmeye çalışan, biçimsiz, canavara benzer yaratıkların en eskileriydi. Öte yandan Yunanlıların tanrıları olan Olymposlu tanrılar tamamıyla insan şeklinde kültürlü yaratıklardı. Zaferi ancak bir ölümlünün yardımı ile kazanacaklarını öğrenen tanrılar Herakles’i yanlarına alırlar. Friz, bir yerde sunağın yapılmasına neden olan ana sebepti ve anıta boydan boya hakim olan en büyük , en detaylı ve en pahalı parçaydı.

İlk yapılan parça da yine bu friz idi. 230 cm yüksekliğinde ve 110 m uzunluğundaki bu friz farklı enlerde ( 70-100 cm ) kesilen 30 yan ve toplam 120 dar panodan oluşmaktaydı.Panolar , 30 cm’yi kabartmalar için kullanılan 50 cm’lik derinlikte bloklar şeklide idi. Bu derinlikte heykeltıraşlara figürleri neredeyse üç boyutlu heykel gibi yapma imkanı vermiştir. Friz orijinal olarak toplam 100 figürden ve çeşitli hayvanlardan oluşmaktadır. Panolar farklı enlerde yapılarak her panoya bir figür düşecek şekilde planlanmıştı. Ancak pratikte kompozisyonun hareketli oluşu çoğu zaman bunu imkansız kılmıştır.Kompozisyonun bu şekilde farklı enlerdeki panolara bölünüşü, frizin çok detaylı bir tasarım olduğunu düşündürür. Büyük ihtimalle önce tüm frizin detaylı bir ölçekli çizimi yapılmış olmalıdır. Frizdeki her tanrı ve devin bir ismi vardı. Mimari heykeltıraşlık için nadir görülen bir düzenleme ile her bölüm ondan sorumlu olan usta heykeltıraşlar tarafından imzalanmıştır. Bir heykeltıraşın Atinalı, üçünün de Pergamonlu olduğunu öğreniyoruz.

Çok sayıda figür ise cepheden ve dışarı çıkık halde gösterilmiştir. Bu tarz yüksek kabartma klasik dönem metop taşları için oldukça sık rastlanan durumdur.Barok figürler aynı zamanda seyircinin dünyasına girmeye ve onu da tehdit etmeye çalışırlar.Oldukça büyük gösterilen Zeus sanki doğu frizinden dışarı çıkacak gibi gösterilmiştir.Friz tanrılar tarafından güçlükle baş edilen zaman öncesi çağlara ait karışıklığı göstermek amacı ile tasarlanmıştır.Tasarımcılar hem tanrılar hem de Gigantlar için olağanüstü bir ikonografi kullanmışlardır.



Telephos Frizi

Gigantomakhia’nın çıkardığı gürültü patırtıdan sonra, seyirci Telephos Frizinin her tarafa yayılan sakinliğini hisseder. Friz Attalos egemenliğindeki Pergamonun kahramansal mitolojik kökenlerini ve onun saygıdeğer Troia geleneği ile olan ilişkisini konu almaktadır. Friz 158 cm yüksekliğinde ve orjinalinde 89-90 m uzunluğundadır. 75-95 cm eninde ve 35-40 cm derinliğinde taşlardan yontulmuştur.

Telephos Frizi üzerindeki olaylar değişik yer ve zamanlarda geçmektedir. Zaman içinde gelişen olayların anlatımı ve yer belirtmesi, yeni friz anlayışının ikiz parçalarıdır. Açıklık yerler ve kutsal alanlar, ağaçlar, kayalar ve tepelerle anlatılmıştır. Payeler, koltuklar ve yataklar iç mekanları anlatmıştır.

Tanrı heykelleri ( Apollon , Athena) ve farklı cinste ağaçlar ( defne, çınar, meşe) bazı kutsal alanlar için kullanılmıştır. Gemiler deniz kıyılarına ve bir yere varmayı temsil eder. Figürler frizin yüksekliğinin yarısını ve üçte ikisini kaplar. Bu da geride, zemin için veya boş gökyüzü için resim sanatından alınan bir özellik uygun bir yer sağlar. Figürler bu sebeple soyut friz başlığını değil gerçek bir mekanı kaplar.Konunun geçtiği mekanın ve derinliğin anlatımı kabartmanın yüksekliğinin esnek olmasını gerektirmiştir.

Frizin anlatıldığı zaman dilimi oldukça karmaşıktı.Hem devamlı hemde küçük bölümlerden oluşmaktaydı.Yani aynı kahraman, zaman içinde az çok birini takip eden sahnelerde görülmektedir.Fakat hikayenin aynı anda yada uzak anlarında geçen olayları anlatabilmek için gerekirse büyük atlamalar yapılmıştır. Telephos Frizinin mevcut üçte ikilik bölümünde, doksanın üzerinde figür vardır.

 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  Ares Savaş Tanrısı Ares; Yunan mitolojisinde Olympos’taki on iki büyük tanrıdan biridir. Daha sonraları Romalılar’ın Savaş Tanrısı Mars il...